Kendisine cin musallat olan birisi neler yapmalıdır?`
Yapilmis olan büyüyü bozmak için hocaya gitmek doğru mudur? Yoksa kendimiz dua mı etmeliyiz?`
Boşanmak üzere olan iki kişinin arasını düzeltmek için muska yaptırılması caiz midir?`
Yüce kitabımızda sihir ve büyüden nasıl söz ediliyor? Bir arkadaşa hayır getirmesi için biri muska vermiş, arkadaşım açıp baktığında bir şişe içinde cıva çıkmış. Onu atmak istiyor. Herhangi bir yere mi atmalı yoksa gömmeli mi?`
Evlerimizde güzel koku sağladığımız tütsüler ile cin taifesinin bir alakası var mıdır?`
Yüce kitabımız sihir ve büyüyü haram kılıyor. Kur`an sihir hakkında şöyle buyuruyor: `Asıl kafir olanlar, insanlara sihir öğreten şeytanlardı. Onlar, Babildeki Harut ve Marut isimli iki meleğe indirilen sihir ilmini elde edip öğretiyorlardı. O iki melek ise, `Biz bir imtihan sebebiyiz. Sakin sihir yaparak inkara sapmayın` demeden kimseye bir şey öğretmezlerdi.
Onlar ise o iki melekten karı ile kocanın arasını açacak şeyler öğreniyorlardı. Halbuki o sihir yapanlar, Allah`ın izni olmadıkça hiç
kimseye bir zarar verebilecek değillerdi. Böylece kendilerine fayda değil, zarar verecek şeyleri öğrendiler. Yemin olsun ki onlar, Allah`ın
kitabı yerine sihri tercih eden kimsenin, ahirette hiçbir nasibi olmadığını biliyorlardı. Kendilerini ne kötü bir şey karşılığında satmış olduklarını keşke bilselerdi!`1 Bir diğer ayetinde de Kur`an, Hazret-i Musanin mucizesinin, sihirbazların sihirlerini yuttuğunu bildiriyor ve Hazret-i Musa`ya şöyle emredildiğini haber veriyor: `Elindekini bırak. Onların yaptıklarını yutsun! Onların yaptığı sihirbaz hilesidir. Sihirbaz ise, nereye gitse iflah olmaz.`2 Ayetlerden anlaşılıyor ki, Harut ve Marut isimli iki melek tarafından öğretilen ilmi şeytanlar ve şerli cinler sihir yapmakta kullandılar ve ilmi su-i istimal ettiler. Sihir, güç ve kuvvet bakımından dikkatleri Allah`tan başkasına çektiğinden ve şirke götürdüğünden Tevhid inancına zarar veriyor, itikadı bozuyor, kötüye kullanılıyor, aldatma, iğfal ve zarar verme vasıtası yapılıyor. Bundan dolayı haram kılınmıştır. Nitekim Peygamber efendimiz (asm) sihir ve büyü yapmanın, insanları helak edici yedi şeyden birisi olduğunu bildiriyor.3 Kur`an-ı Kerim`de gizli şerli güçlerin korku kaynağı niteliğinde iki sure vardır: Nas ve Felak Süreleri ve bu sureler gizli şerli güçlere karşı ehl-i imana bir iltica kaynağı, bir güç kaynağı, bir Allah`a sığınma kapısı olarak nazil olmuştur. Bu sureleri dilinden düşürmeyen MÜslüman, gizli şerli güçlere karşı Allah`ın himayesine sığınmış olur. Allah`ın himayesine sığınan Allah`ın izniyle kurtulur. Ebu Saidi`l- Hudri(ra) anlatıyor: `Rasulullah (asm) cinlerden ve insanın göz değmesinden çeşitli dualar okuyarak Allah`a sığınırdı. Nas ve Felak sureleri nazil olunca bu iki sureyi okumaya devam etti, diğerlerini terk etti.`4 Nas süresinin manası şöyledir: `De ki: siginrirm insanların Rabbine. İnsanların malikine. Insanlarin Ilahina. İnsanların kalbine sinsice vesvese verenlerin şerrinden. Cinlerin ve insanlardan olan şeytanların şerrinden.`5 Felak Süresinin manası ise şöyledir: `De ki: Sığınırım sabahın Rabbine. Yarattığı şeylerin şerrinden. Karanlığı çöktüğünde gecenin şerrinden. Dügümlere üfleyen büyücülerin şerrinden. Haset ettiğinde hasetçilerin şerrinden.`6 Kendisine cin musallat olan kişi de, kendisine büyü yapılan kişi de, görünen, görünmeyen her türlü gizli tehlikelerden Allah`a sığınma gereği duyan kişi de, dünyada ahirette Allah`ın himayesini isteyen kişi de bu iki sureyi okumaya devam etmelidir. Allah kelamı bize yeter. Allah kelamından başka yerde kurtuluş çaresi aramak doğru bir davranış değildir. Konuyla ilgili baş vurduğumuz kişilerin, takva ve salih amel sahibi kişiler olmasına dikkat etmeliyiz. Bunun dışında piyasa da cinci diye geçinen, büyücü diye bilinen kişilere başvurmamalıdır. Onların şerrinden de Allah`a sığınmalıdır. Büyü malzemelerini toprağa gömmek daha doğru olur. Keza, boşanmak üzere olan karı kocanın arasını düzeltmek için muska yaptırmak da doğru değildir. Bunun yerine her türlü barış yolları denenmelidir.
Evlerimizde güzel koku sağladığımız tütsüler ile cin taifesinin bir alakası yoktur. Dua ey içimizden geçeni, dışımıza vurduğumuzu, nümüzden gönderdiğimizi, arkada bıraktığımızı, bize zarar vereni, zarar vermeyi düşündüğümüzü bilen Allah`ım! Senin iznin olmadan hiç kimse hiç kimseyi kuşatamaz, hiç kimse hiç kimseye zarar veremez, hiç kimse hiçbir şeyi bilemez.
Senin kürsün semavatı ve yerleri tutmuştur. Göklerin ve yerin Tek Hükümdari sensin Tek Saltanat sahibi sensn, Tek Tasarruf sahibi sensin, Göklerde ]ve yerde ne varsa tasarrufun altında tutmak ve onlara hükmetmek Sana ağır gelmez. En yüce ve en büyük olan Sensin. Bizi, görünür görünmez yarattıklarının tehlikelerinden, belalarından, musibetlerinden, şerlerinden koru! Bizi himaye et!
TÜMGAZETE COMDAN ALINTIDIR